İŞ SUİSTİMAL RİSKİNİN PROAKTİF YÖNETİMİ VE İŞLETMELERDE
REKABET AVANTAJINA KATKISI
ÖZ
Bu
çalışmamızda, suistimal inceleme uzmanlarının uluslararası meslek örgütü olan
ACFE’nin 2014 yılında yayınladığı İş Suistimali ve İstismar Üzerine Uluslara
Rapor verileri çerçevesinde, işletmelerde iş suistimali riskinin
değerlendirilmesi, potansiyel mağdur ve failin detaylı analizi, iş suistimalini
önleme ve tespitine yönelik -suistimal üçgeni kuramı temelinde- somut öneriler
sunulması hedeflenmektedir. Ayrıca, makalemizde iş suistimali soruşturma süreci
çerçevesinin çizilmesi ve suistimal riskinin etkin yönetiminin işletme
açısından rekabet avantajına dönüşmesine yönelik proaktif suistimal riski
yönetim modeli önerimiz hakkında temel bilgilerin sunulması amaçlanmaktadır.
Anahtar
Sözcükler: Suistimal, Risk, Proaktif Yönetim, Kontrol, Suistimal Üçgeni,
Mağdur, Fail, Rekabet Avantajı
1. GİRİŞ
Suistimal
inceleme uzmanlarının uluslararası meslek örgütü olan ACFE’nin dünya genelinde
iki yılda bir düzenli olarak yaptığı araştırmalara dayanan ve en son 2014
yılında sonuçları yayınlanan Uluslara Rapor’da, iş suistimallerinin mağdur
işveren kuruluşlarında verdikleri maddi zararın boyutunun işletme yıllık
gelirlerinin % 5’ine ulaştığı belirtilmektedir. Ayrıca yaşanan suistimal
eylemi, işletmelerde iş kaybı, paydaşları nezdinde itibar kaybı, çalışanlarda
moralsizlik ve verimlilik azalması sonuçları da doğurmaktadır.
İşletmeler, etkin risk yönetimi kapsamında suistimal
risklerine de büyük önem vermeli ve
riskin gerçekleşmemesi yönünde proaktif politikalar uygulayarak mücadele
etmelidirler. Bu çerçevede, önce işletmenin kontrol ortamını (yani kendilerini)
tanımak ve ideal hale getirmekle işe başlamalı, potansiyel failin profilini de
analiz ederek alınacak önlemleri daha bilinçli ve işletmeye özgü
belirlemelidir.
Suistimal riskiyle mücadelenin proaktif yönetim mekanizması
içerisinde yer almasıyla, işletme hem potansiyel zararlardan korunur, hem de
inşa edilecek ve ‘dönüşebilen’ kurum kültürünü kazanma yolunda ilerler. Bütün
bunların sonucunda, işletmede yürürlüğe konulacak etkin bir suistimal risk yönetimi
işletmeye rekabet avantajı sağlayacaktır.
2. SUİSTİMAL KAVRAMI
Suistimal
riskine ilişkin temel kavramların Türk Dil Kurumu Sözlüğü’ndeki karşılıklarını
aktararak konumuza başlayalım:
Suistimal: Görev, yetki vb. kötüye kullanma...
Risk: Zarara uğrama tehlikesi, riziko
Mağdur: Haksızlığa uğramış (kimse), kıygın...
Fail: Eden, yapan, işleyen; hukuki sonuç doğuracak bir suç
işleyen kimse...
*Yönetim Kurulu Üyesi - Kıdemli Danışman
Suistimal ve İş Suistimali kavramlarının mesleki
literatürdeki tanımlarına gelirsek;
❖ Uluslararası İç Denetçiler Enstitüsü (IIA)’ne göre
suistimal (Fraud): Hile, sahtekârlık, emniyeti kötüye kullanma ile
nitelendirilebilecek hukuk dışı fiillerdir. Bu fiiller, sadece şiddet tehdidi
veya fiziksel güç kullanımının gerçekleştirilmesine bağlı değildir.
Suistimaller para, mal veya hizmet sağlamak, hizmet kaybından veya ödeme
yapmaktan kaçınmak veya şahsıyla veya işle ilgili bir avantaj elde etmek
amaçlarıyla çeşitli taraflar ve kurumlar tarafından gerçekleştirilebilir. (TİDE
– IIA Zorunlu Rehber/IIA Mesleki Standartlar ve Sözlüğü)
❖ Uluslararası Muhasebeciler Birliği (ACCA)’nin, ISA
(Uluslararası Denetim Standartları) 240’a dayanarak verdiği suistimal tanımı: Yönetişim,
çalışanlar veya paydaşlardan sorumlu olarak görev yapan bir veya birden fazla
yöneticinin ilgilileri kötü niyetle aldatarak işletmenin menfaatlerine aykırı
olarak haksız ve yasadışı bir menfaat sağlamasıdır. (ISA 240 - The Auditor’s
Responsibility to Consider Fraud In An Audit Of Financial Statements).
❖ Uluslararası Suistimal İnceleme Uzmanları Birliği
(ACFE)'nin ise iş suistimali (Occupational Fraud) tanımı: Çalışanın işveren
kuruluşa ait varlıkları kasti olarak kötüye kullanması veya zimmetine geçirmesi
yoluyla kişisel zenginliğini arttırma amacıyla mesleğini (görevini, yetkisini)
kullanmasıdır. (ACFE, Report to The Nations: Occupational Fraud and
Abuse-2014).
Bu arada, ortak özellikleri eylemin işverenin aleyhine
sonuçlanması olan iş suistimali ile hatayı birbirinden ayıran temel
farklılıklar ise: suistimalin kişisel menfaat elde etmek kastıyla, planlı ve
özellikle gizlililik içerisinde yapılan bir eylem olmasıdır.
Makalemizde, ACFE’nin Türkiye temsilcisi olan USİUD’un da
tercih ettiği gibi ‘hile’ yerine ‘suistimal’ sözcüğünü kullanmayı tercih
ediyoruz. Makalenin kapsamını ise, iş suistimali kavramı ile sınırlı
tutmaktayız.
3. SUİSTİMAL ÜÇGENİ KURAMI
Suistimal Üçgeni
kuramı, sosyolog Donald Cressey'in hapishane mahkumları ile yaptığı araştırma
sonuçlarına dayanarak ileri sürdüğü varsayımlara dayanır (Cressey, 1973).
Cressey’e göre, ‘çözüm üretilemeyen kişisel finansal sorunlara sahip ve
işyerinde güven kazanmış çalışanlar, emniyeti suistimal edebilirler. Sorunun
çözümünü, sorumluluğuna teslim edilen fonlar ve aktifler üzerinde kendi
menfaatine gizlice suistimal eylemini gerçekleştirmekte bulur. Çünkü, kendisi
de işletmede emanetini üstlendiği fonların ve aktiflerin kullanımına da hakkı
olan güvenilir insanlardan birisidir!
Kuram, suistimali gerçekleştiren faillerin eylem
kararlarının temelinde rol aldığını varsaydığı ve süreçte birbirleriyle
etkileşim içerisinde olan üç kavram (baskılar, fırsat ve meşrulaştırma) üzerine
kuruludur. Şimdi bunlara bir gözatalım:
i. Baskılar (Motivasyon, Güdü, Dürtü) (Pressures or
Motivation):
Fail, suistimali gerçekleştirmek için bir ihtiyaca (örneğin
finansal ihtiyaç) dayanan içsel ve/veya dışsal baskılar altında kalır.
Sonrasında bu güçlü baskının etkisiyle eylemde bulunma amacıyla güdülenir.
İşlenecek suçun motivasyon temelini teşkil eden ve failin algıladığı, etkisi
altında kaldığı baskıları, kişisel ve çevresel olarak ayırabiliriz:
Kişisel baskılar, çalıştığı işletmeye gelmeden önceki
yaşantısına ait sorunlar (borçlar, ciddi ihtilaflar), kötü alışkanlıklar
(kumar, uyuşturucu, alkolizm, aşırı eğlence hayatı), gelirinin çok üzerinde
yaşama arzusu veya fiilen yaşama, kişisel yüksek ihtiraslar, açgözlülük vb.
diye çoğaltılabilir.
Çevresel baskılar ise, iş, aile ve yakın arkadaş çevresi,
sosyal çevre, içinde yaşanan sosyal/ekonomik/ kültürel ortamdaki davranış ve
alışkanlıklardan kaynaklanan baskılardır. Bu baskıları, failin veya çok
yakınındaki birisinin acil ve büyük miktarda paraya (örneğin kumar borcu
ödemesinde yaşanan tehdit, acil ağır sağlık sorunu yaşama vb.) ihtiyaç
göstermesi ve paranın temininde çaresiz kalması, işyerindeki geleceği için
amirinin baskısına boyun eğme, çalıştığı işletmede aleyhine ve kasıtlı
yaşadığını düşündüğü sorunlar (ücret, terfi, performans değerleme, dışlanma,
hakaretler, küçük düşme) vb. diye sayabiliriz.
Görüldüğü üzere, baskıların ve güdülenmenin temelinde bir
ihtiyaç yatmaktadır. Bu ihtiyacın giderilmesi yönünde içsel ve/veya dışsal
baskılarla bir çözüm yolu bulunulur: çalıştığı işletmeyi dolandırmak!
ii. Fırsat (Opportunity):
Güdüleyici baskıların etkisiyle fail suistimal eylemini
gerçekleştirmeye karar verir ve eylem fırsatı için çalıştığı işyerindeki mevcut
kontrol ortamı ve kontrol süreçleri zaafiyetlerini belirler. Suç işleme güdüsü
altında olmadan ve suistimal kararı almadan önce de, işletmede failin dikkatini
çeken kontrol boşlukları vardır. Bunları detaylı gözden geçirir ve yeni
açıkları da tespit etmeye çalışır. Sonrasında, suistimalin gerçekleştirilmesi
anı bakımından işletmenin genel rutin çalışma ortamındaki kontrol süreçlerinde
oluşacak açık gözlenir ve elde edilen uygun bir anda eylem yapılır.
İşletmelerde suistimal için en uygun fırsatın, potansiyel
failin görev yaptığı atmosferde bir ‘yakalanma tehdidi hissetmemesi’ algısı
olduğu belirlenmiştir. Suistimale açık bir atmosferi yaratan ise, işletme üst
yönetiminin işyerinde etkin ve güvenilir bir ‘kontrol ortamı’ kuramayıp etkili
‘kontrol süreçlerini’ uygulayamamasıdır. Mevcut elverişli ortama ilaveten,
failin zaten ‘deneyimli bir suçlu’ olması, işletme yönetim ve çalışan
sirkülasyonunun yüksek olması, tedarikçilere ve destek hizmetleri verenlere
yönelik kontrol önlemlerinde zaafiyetler, işletmenin önemli yönetsel sorunlar
yaşaması, ortaklar veya üst yöneticiler arasında şiddetli geçimsizlik,
işletmenin ağır finansal zorluklar içinde olması, failin yıllar itibariyle
işletmede ulaştığı yüksek güven düzeyi, failin işbirliği içerisinde olduğu ve
güven duyduğu başka failler olması diğer fırsatlar olarak sayılabilir.
iii. Meşrulaştırma (Rasyonelleştirme, Haklı Gösterme)
(Rationalization):
Önceki paragraflarda, suistimal faili kişisel veya çevresel
etkili baskılarla eylemde bulunma yönünde güdülenir, karar verir ve eylem için
fırsat imkanlarını tespit eder ve gerçekleştirmek için uygun anı bekler diye
belirtmiştik. Fail, ayrıca eylemi gerçekleştirmeden önce vicdanını rahatlacak
gerekçe(ler) uydurur. Yani, işleyeceği suça içsel dünyasını ikna edecek
kendince haklı neden(ler) bulur! Böylece, işleyeceği suçu vicdanında
meşrulaştırmış olur.
Meşrulaştırmaya örnekler verecek olursak, gerçekleştireceği
eylemle işletmeden sadece borç para aldığı, aldığı borcu ilk fırsatta geri
ödeyeceği, eline geçecek parayla ailesini mutlu edeceği (daha lüks bir yaşam,
çocuklarını en iyi özel okullarda okutma vb.), zaten işyerinde büyük
haksızlıklara uğradığı (hakettiğinden daha düşük ücret verildiği algısı,
terfilerde, performans primlerinde, maaş artışlarında vb.), amirleri ile iş
arkadaşları tarafından sürekli dışlandığı ve aşağılandığı algısının yolaçtığı
öç alma duygusu, ‘koskoca şirkete birşey olmaz’ düşüncesi ve Baskılar bölümünde
belirttiğimiz diğer hususlardır.
4. SUİSTİMALDE MAĞDUR KİMDİR?
Mağdur, güven
duyduğu çalışanı tarafından iyi niyeti istismar edilerek suistimale maruz
kalmış ve eylemin sonuçlarından zarar görmüş taraftır. Yani, dolandırılan
işletmedir.
Uluslararası Suistimal Uzmanları Birliği (ACFE)’nin 2014
yılı suistimal raporunun,
hedefteki mağdur işletme bakımından sonuçlarına göre, iş
suistimallerinin çalışan sayısına bakılmaksızın tüm işletmelerin potansiyel
riski olduğu fakat en çok KOBİ’lerin suistimal riskiyle karşı karşıya olduğu,
çalışan sayısı 100’den az ve 10.000’den fazla olan işletmelerde medyan zararın
daha yüksek olduğu, en fazla özel sektör işletmelerinin iş suistimali yaşadığı
ve alt sektörel dağılımda ilk sırada finans sektörünün yer aldığı
görülmektedir.
Diğer yandan, KPMG’nin GFK Türkiye’ye yaptırıp yayınladığı
ve ülkemizdeki işletmelerde görev yapan üst düzey yöneticilerin suistimal
farkındalığı ve önlemleri konularında yaşadıkları çelişkileri net biçimde
gösteren önemli bir araştırma sonucuna göre;
Türkiye’de farklı sektörlerde görev yapan ve araştırmaya
katkıda bulunan üst düzey yöneticilerin,
❖ yüzde 93’ü, suistimalin Türkiye için önemli bir sorun
olduğunu,
❖ yüzde 57’si önümüzdeki iki yıl içinde suistimal riskinin
artacağını,
❖ yüzde 81’i çalışma yaşamlarında en az bir suistimal
vakası ile karşılaştıklarını,
❖ yüzde 23’ü ondan fazla suistimal vakası yaşadıklarını
belirtmelerine karşın;
katılımcı yöneticilerin,
❖ yüzde 92’si, suistimalin kendi şirketleri için büyük bir
sorun olmadığını,
❖ yüzde 30’u, şirketlerinde herhangi bir suistimal riski
olmadığını ve önümüzdeki üç yıl içinde de olmayacağını,
❖ yüzde 66’sı, şirketlerindeki iç kontrol mekanizmasının,
suistimali önlemek için yeterli olduğunu düşünmektedirler. (KPMG, Yöneticilerin
Bakış Açısı ile Türkiye’de Suistimal: riskler, etkiler ve alınması gereken
dersler-2012)
Yoruma bile ihtiyaç göstermeyen anket sonuçlarının ışığı
altında, en azından yukarıdaki katılımcıların üst yönetiminde görev aldıkları
işletmelerin bir kısmının ‘iş suistimali mağduru’ olma riskleri çok uzak bir
olasılık değil diye düşünebiliriz!
5. SUİSTİMALDE FAİL KİMDİR?
Fail, kişisel
menfaat elde etme kastıyla ve eylemin sonucunda çalıştığı iletmeye (mağdura)
zarar vererek suistimal suçunu gizlice işleyendir. Yani çalıştığı işyerini
dolandırandır. Fail(ler), ya sadece çalıştıkları işletme içinde tek başına veya
mesai arkadaşıyla birlikte ya da konumuz dışı olan dışarıdan suçlularla işbirliği
yaparak (örneğin siber saldırılarda içeriden şifre kırarak, müşteri bilgilerini
suç ortaklarına ileterek) suistimal eylemini gerçekleştirirler.
Potansiyel faili, kişisel özellikleri, çevresel etkenler ve
çalıştığı işletmedeki konumuyla daha yakından tanıyabiliriz.
❖ Kişisel özellikler, cinsiyet, yaş, eğitim düzeyi, adli
sicil geçmişi, ahlaki yapı, iş deneyimleri, alışkanlıkları, tutumları, kişilik
yapısı ve psikolojik durumu akla gelmektedir. Failin davranış yapısını
oluşturan bileşenleri örnekleyecek olursak: suça eğilimli olma, kötü
alışkanlıklar (aşırı gece yaşamı, uyuşturucu, kumar, alkolizm), lüks yaşam
ihtirası, ailevi sorunların yansımaları, daha önce suça karışmış olma, kolayca
etki altında kalabilen, açgözlü, gelişime kapalı, katı, öfkeli ve kindar
kişilik yapısı, sosyal dışlanma, cehalet, düşük ahlak seviyesi ve önceki
dönemlerden gelen borç yapma alışkanlıkları dikkati çekmektedir.
❖ Çevresel etkenler, içinde yaşadığı
sosyal/ekonomik/kültürel ortam, iş, aile ve yakın arkadaş çevresinden kaynaklanan
suça itici etkilerdir..
❖ Çalıştığı işletmedeki konumundan kaynaklanan etkenleri
ise, iş ortamı, işletmedeki görev ve yetki düzeyi, çalıştığı işletmedeki görev
süresi, alt-üst ilişkileri, çalışma tarzı olarak belirtebiliriz.
ACFE’nin 2014 yılında yayınladığı İş Suistimali raporunda
failin profilini daha da netleştirecek bazı analiz sonuçlarına yer verilmiştir.
Buna göre, erkeklerin kadınlardan daha çok suistimal yaptığı, faillerin
şirketteki ortalama görev sürelerinin beş yılın altında olduğu, şirkette görev
ve yetki düzeyi arttıkça suistimal tespit süresinin uzadığı, suistimale katılan
sayısı, eğitim düzeyi, görev süresi ve yetki düzeyi arttıkça suistimal zarar
tutarlarının da artış gösterdiği, faillerin büyük çoğunluğunun işe alımda ve
sonrasında adli sicil ve iş geçmişi/referanslarının araştırılmadığı hususları
bizlere potansiyel faili tanıma analizlerinde ipuçları vermektedir.
6. İŞ SUİSTİMALİ TÜRLERİ
ACFE 2014
raporundaki suistimal türlerini gösteren İş Suistimal Ağacında üç ana tür iş
suistimaline yer verilmektedir:
A. YOLSUZLUK (Çalıştığı işletmedeki görevini, yetkisini
kötüye kullanarak maddi menfaat elde etme)
B. VARLIKLARIN KÖTÜYE KULLANILMASI (Bir görevi, yetkiyi kötü
kullanarak, çalıştığı işletmedeki nakit mevcuttan, alacaklardan ve ayrıca,
ödemelerde suistimal yaparak, stoklar, duran varlıklar, haklar vb. varlıklarda
hırsızlık yaparak zimmete para geçirme eylemi)
C. FİNANSAL TABLO SUİSTİMALLERİ (Bir görevi, yetkiyi kötüye
kullanarak, çalıştığı işletmenin varlıklarını, gelirlerini yüksek veya düşük
gösterme eylemiyle sahtekarlık yapmak)
Aynı rapora göre, araştırma konusu iş suistimallerinde
türlere göre, Varlıkların Kötüye Kullanılması % 85 ile birinci, Yolsuzluk % 37
ile ikinci ve son sırada ise % 9 ile Finansal Tablo Suistimali yer almaktadır.
Buna karşın, mağdur işletmenin uğradığı
medyan zararlarda Finansal Tablo Suistimali 1 milyon $, Yolsuzluk 200.000 $ ve
Varlıkların Kötüye Kullanılması 130.000 $ olarak ters yönde sıralanmaktadır.
Suistimallerin en sık rastlandığı işletme birimleri ise, sırasıyla muhasebe,
operasyon, satış, üst yönetim, müşteri hizmetleri, satınalma ve finans
bölümleridir. Fail sayısı açısından ise, yolsuzluk suistimalleri büyük oranda
bir kişiden fazla organize bir ekip (1 Kişi % 23, 2 kişi ve üzeri % 57)
tarafından gerçekleştirilmektedir. Diğer türlerde ise çoğunlukla tek başına
suistimal gerçekleştirilmektedir.
Şimdi üç ana iş suistimali türünün alt unsurlarını görelim:
A. YOLSUZLUK TÜRLERİ:
i. Çıkar Çatışması
ii. Rüşvet
iii. Yasadışı Bağış
iiii. Ekonomik Zorlama
B. VARLIKLARIN KÖTÜYE KULLANILMASI TÜRLERİ:
i. Nakdi Suistimaller
ii. Stoklar ve Diğer Varlıklara Yönelik Suistimaller
C. FİNANSAL TABLO SUİSTİMALLERİ TÜRLERİ:
i. Varlıkları/Gelirleri Yüksek Gösterme
ii. Varlıkları/Gelirleri Düşük Gösterme
7. SUİSTİMALİN ÖNLENMESİ VE TESPİT EDİLMESİ
Suistimal
eyleminde doğrudan etkileşim içerisinde olan iki taraf vardır: Mağdur ve Fail.
Mağdurun suistimale uğramasından ve zarar görmesinden dolaylı olarak
etkilenenler ise mağdur işletmenin paydaşlarıdır.
o İş Suistimali Eylemini Caydırıcı Önlemler
Suistimalle mücadelenin tek hedefi suçu işleme potansiyeli
olan yani fail olmalıdır. Hedefi etkisiz hale getirmek, caydırmak ve potansiyel
bir mağdur olmamak için işletmenin üst yönetiminin ‘suistimal olayları
sektörde, ülkemizde çok yaygın fakat bizde olmaz’ düşüncesinden vazgeçip konuya
gereken ciddiyetle eğilmesi gerekir. Temel amacı suistimalin hiç
gerçekleşmemesi, gerçekleşmesi halinde minimum zararla atlatmak olan riskin
yönetiminde proaktif politika ve uygulamalar içeren bir mücadele modeline geçmesi
gerekmektedir.
Gerçi, ne kadar etkin bir yönetim sergilenirse sergilensin,
‘mükemmel’ bir kontrol ortamı tasarlansın, karşı önlemler alınırsa alınsın,
farkındalık eğitimleri verilirse verilsin, bir işletmede suistimal riskini
tamamen ortadan kaldırmak imkansızdır. Çünkü, failin üzerindeki baskılar ile
psikolojik meşrulaştırmalar devam ettikçe ve fail işletmedeki ufacık da alsa
açık fırsatları buldukça suç işleme psikolojinden vazgeçmeyecektir. Bir de,
işletmenin istihdam kriterlerini delerek göreve başlayan suçlular cabası!
Bundan dolayı, suistimal tespitinin etkili yönetimi önem kazanmaktadır.
Bu arada, faillerin büyük çoğunluğunun ilk defa böyle bir
eyleme katıldıklarını dikkate alırsak, işletme üst yönetimi suistimal riskinin
etkin yönetimi ile potansiyel failleri caydırabilir ve ilk suistimallerinin
önüne geçebilir.
Bir işletme üst yönetimi, işletme amaçlarına ulaşmak için
gerçekleştireceği faaliyetlerinde karşı karşıya kalabileceği her potansiyel
risk gibi suistimal riskini de, ayrıntılı bir plan dahilinde belirlemeli,
değerlendirmeli, tanımlamalı, aksiyon almalı ve takibini yaparak yönetmelidir.
Kontrol ortamı ve kontrol süreçleri kavramlarına dayanacak uygulamalar şirket
üst yönetiminin en büyük yardımcısı olacaktır.
Suistimal üçgeni teorisi varsayımlarına dayanarak
oluşturduğumuz mücadele önerilerimizin amacı ise, hem insanidir hem de
işletmelerin yararı içindir: yani yeni suçluların ortaya çıkmasını önlemek. Bu
çerçevede, işletmeler suistimal üçgeni kuramı temelinde önlemler alarak;
❖ fail üzerinde oluşabilecek baskıların mümkün olanlarını
baskı unsuru olmaktan çıkarmalı,
❖ faile suçu meşrulaştırma gerekçeleri vermemeli,
❖ failin yakalanma tehdidini en üst düzeyde hissetmesini
sağlayacak tedbirleri uygulayarak oluşabilecek fırsat algısını minimize
etmelidir.
Üst yönetimce yürürlüğe konulan ve sıfır toleransa ilkesine
dayanan suistimalle mücadele ‘paketi’, işletme içerisinde yaratılacak
‘öğrenerek dönüşen şirket kültürü’ ortamında tüm çalışanlarca
içselleştirilmelidir. Belirttiğimiz ortama sahip bir işletmede zaten muhtemel riskler konusunda
işletme yönetici ve çalışanlarında farkındalık yaratma aktiviteleri sistematik
olarak sürdürülmekte, etkin ve ekonomik bir kurumsal kaynak planlamasına dayalı
ve güvenilir raporlar üreten bilgi işlem sistemi hizmet vermekte, muhasebe
kayıt düzeninin eksiksiz olmasına özen gösterilmekte, kontrol süreçleri
yürürlükte ve güncellenmekte, işletme faaliyetlerinin yürütülmesi esnasında tüm
değer ihtiva eden unsurların güvenliğinde en üst düzeyde dikkat edilmekte, insan
kaynakları uygulamalarında ve yönetimin kontrol işlevinin yerine getirilmesinde
-gerekirse uzman desteğiyle- çağdaş model ve teknikler uygulanmaktadır.
o Kırmızı Bayraklar (Red Flags)
Literatürde ‘kırmızı bayraklar’ olarak nitelenen ve
suistimal öncesi işletmedeki kontrol süreçlerindeki zaafiyetleri büyük ölçüde
gözönüne seren ipuçlarının sürekli analizi, iş suistimalinin hem önlenmesine
yönelik uygulama tercihlerine karar vermede hem de tespitinde büyük katkı
sağlar. Kırmızı bayraklar, işletme kültürü ortamı ve faillerin davranışlarına
ilişkindir.
Kırmızı bayrakları, fail ve mağdur ve genel atmosfer
yönlerinden bir ayrıma tabi tutabiliriz.
a) Fail Yönünden Kırmızı Bayraklar (ACFE’ye Göre):
Gelirin üzerinde yaşam tarzı, finansal zorluklar,
tedarikçi/müşterilerle aşırı samimiyet, kontrol sorunları (sorumluluk
paylaşmada isteksizlik), ailevi sorunlar, çıkarcı davranış tarzı, kişilik
özellikleri (asabi, kuşkucu, savunmacı kişilik), kötü alışkanlıklar, yetersiz
ücretten şikayet, önceki işveren kaynaklı sorunlar, yasal izne ayrılmak
istememe, kuruluş içinde aşırı baskı, sosyal izolasyon, yetki eksikliğinden
şikayet, başarı için aşırı çevre baskısı, yaşam standartlarında istikrarsızlık,
geçmiş yasal sorunlardır.
ACFE araştırma sonuçlarında faile yönelik dikkat çekici bir
tespit de, failin suistimalden önce gösterdiği zorbalık ve gözdağı, işe gelişte
istikrarsızlık, işe aşırı geç gelme, internette aşırı gezinme, uygunsuz
internet sitelerine girme, cinsel taciz gibi olumsuz davranışlarıdır.
b) Mağdur yönünden kırmızı bayraklar:
❖ Şirket kültürü bakımından (işletmenin yönetişim yapısının
teşvik ettiği ve yarattığı olumsuz ortam, üst yönetimin tutarsız ve adil
olmayan tutumları, yönetim kademesinde yer alan kişilerin zaafiyet ve kötü
alışkanlıkları, tutarsız davranışları),
❖ İşletmenin finansal yapısı bakımından (finansal kriz
yaşanması, şirketin çok hızlı büyümesi, anormal alım-satım işlemleri, finansal
tablolar arasında uyumsuzluklar)
❖ Kontrol Ortamı bakımından (etik kurallar, mevzuat ve iç
prosedürler, kontrol süreçleri ve kontrol eksikliklerinin var olması, risk ve
denetim komitelerinin oluşturulmamış olması veya etkin şekilde çalışmamaları,
düzenleyici kurumlarla sorunlar, kayıt düzeni ve üretilen raporların güven
vermemesi, bilgi işlem sisteminin güven vermemesi)
❖ İnsan kaynakları uygulamaları bakımından (yönetici ve
çalışanlarda yüksek sirkülasyon oranı, küçülme ve yeniden yapılanmadan dolayı
işini kaybetme korkusu veya işletmede bu nedenlerden kaynaklanan iş kaybı
yaşanması, sürekli fazla mesailer, maaş ve ek ödemelerde kesinti veya beklenen
artışın olmaması, maaş ödemelerinde sürekli gecikmeler, ünvan indirimleri,
planlı ve sistematik bir çalışma ortamı olmaması, çalışanların aşırı hedef
baskısı altında olması, performans değerlemede adaletsizlik algısı sayılabilir.
c) Genel sosyo-ekonomik-kültürel çevreye yönelik kırmızı
bayraklar:
Ekonomik kriz ortamları, yoksulluk ve hızlı nüfus artışı
içindeki ülkeler, sosyal ortamda suistimalin hoş görülmesi, kültürel
alışkanlıklar...
o Suistimalin Tespit Edilmesi
Suistimaller, işletme itibarına ve finansal performansına
doğrudan etki yapan önemli risklerdir. Geliştirilen ve alınan tüm önlemlere
rağmen suistimallerin işletme açısından risk olmaktan çıkarılması imkansızdır. Bu gerçek karşısında,
işletmelerde suistimal riski yönetiminde suistimalin ortaya çıkarılması bir
hayli önem kazanmaktadır.
ACFE 2014 raporunda, suistimalleri ortaya çıkarmada tespit
araçlarının etkililik oranlarına da yer verilmiştir. Buna göre aşağıdaki
sürpriz sonuçlara hazır olmamız gerekmekte:
❖ İhbar % 42
❖ Yönetim Kontrolü % 16
❖ İç Denetim % 14
❖ Tesadüfen % 7
❖ Mutabakat % 7
❖ Diğer % 14 (Belge İnceleme, Dış Denetim, Gözetim/İzleme,
Yasal Bildirimler, BT Kontrolleri, İtiraf, Diğer)
Araştırma sonuçlarına göre, en etkili silah olarak göze
çarpan ihbar mekanizmasının kaynakları; çalışanlar % 49, müşteri % 21.6, anonim
% 14.6, tedarikçi % 9.6, diğer % 5.2 (ortaklar, rakipler, diğer) olarak raporda
yer bulmuştur. İş suistimallerinin tespitinde ikinci sırada yönetim kontrolleri
ve üçüncü sırada ise iç denetim gelmektedir. Bu üç kanal/yöntem işletmede var
olması gereken kontrol süreçlerinin ana unsurlarıdır.
Türkiye özelinde yapılan araştırmalarda, uluslararası
sonuçlara göre ihbar oranının daha düşük kalması; her ne kadar ortaya
çıkma/zarar görme riski ve kültürel olarak ‘ispiyonculuk’ bağlamında
değerlendirilse de, işletmelerin güvenilir (ihbar edeni koruyan) ihbar hatları
organizasyonu ve işletme genelinde düzenlenecek ‘suistimal farkındalık’
aktiviteleriyle bu oranın arttırılacağını düşünmekteyiz. Ayrıca belirtmek
gerekir ki, işletmede güvenilir ve işleyen bir ihbar hattının (etik hattın)
faaliyette olması, suistimallerin tespitinde iç denetim ve iç kontrol
sistemlerinin de etkinliğini arttırmaktadır. Dördüncü sırada yer alan ve %
7’lik bir orandaki suistimalin ‘tesadüfen’ tespit edilmesi ancak çalışanlar ve
diğer paydaşlarda farkındalık yaratmakla düşürülebilir.
Etkili kontrol araçları olarak, iş süreçleri içerisinde
yetkili kontrol ve gözetim faaliyetleri, veri analiz/izleme, mutabakat, belge
analizleri, risk bazlı rutin iç denetimlerin yanısıra sürpriz iç denetim
uygulamaları, bilgi işlem sistemi üzerinden sürekli kontroller ve testler,
insan kaynakları mücadele araçları (çalışanların geçmişi, işletmede görev
yaptığı dönemdeki anomaliler, zorunlu izin/rotasyonlar, davranış kuralları) ve
yönetimin rapor analizi/takibi sayılabilir. İşletmenin büyüklüğüne göre
suistimal riski ile mücadele için özel ekipler oluşturulabilir. İşletmenin
karşı karşıya kaldığı diğer riskler gibi, suistimal riskinin de düzenli komite
toplantılarıyla gözden geçirilmesi ve aksiyonlar alınması da etkili bir
yöntemdir. Böylece, işletme içi kontrol ortamının disiplini karşısında bazı
potansiyel faillerin eylem kararlarını askıya almaları sağlanabilir.
Sonuç olarak, işletmenin esas sorumluluğunu üzerine alan üst
yönetim, diğer risklerin yönetiminde olduğu gibi iş suistimal riskinin
yönetiminde de proaktif politika uygulamalarında bulunarak işletmenin
yönetişim, risk yönetimi, iç kontrol ve iç denetim sistemlerinin entegre
organizasyonunu ve bu sistemlerin birlikte senkronize çalışmalarını
sağlamalıdır.
8. SUİSTİMALİN SORUŞTURULMASI
Ortaya çıkan
veya çıkarılan iş suistimal eyleminin failleri ve işletmeye etkileri aşağıda
belirtilen süreçlerde uygulanan soruşturma teknikleri yardımıyla
netleştirilmeye çalışılır. Suistimal soruşturmasının ‘işi bilen’, sezgileri ve
gözlem yetenekleri üst düzeyde, güven veren, ilişki yönetiminde güçlü olan,
sorgulama tekniklerinde deneyimli olan, mesleki şüpheciliğin öğelerini yerine
getirebilen, zamana karşı baskı altında çalışabilen ve mevzuata hakim
uzmanlarca yapılması gerekir. Bazı karışık ve çok boyutlu suistimal olaylarında
konuyla ilgili farklı meslek gruplarında görev yapanlar da (örneğin avukat,
bilgi teknolojileri uzmanı vb.) ekibin içerisinde yer alır.
Soruşturma süreci ile ulaşılacak sonuçlarının iç ve dış
mevzuata uygun ve objektif yürütülmesi, ikna edici kanıtlara dayanması hem
kurum içerisinde dosyaya ilişkin karar alınırken hem de adli takip aşamasında işletmenin
haklarının savunulması bakımından çok önemlidir.
Soruşturma aşaması aşağıdaki süreçlerden oluşur:
i. Soruşturma sürecinin teorik çerçevesinin çizilmesi
ii. Suçüstü varsa acil önlemlerin uygulanması
iii. Bilgi kaynaklarının netleştirilmesi
iv. Bilgi verecek kişilerle görüşülmesi
v. Veri ve belgelerin edinilmesi
vi. Veri ve belgelere ilişkin inceleme ve teyitlerin
yapılması
vii. Sorgulamaların yapılması
viii. Kanıtların toplanması ve değerlendirilmesi
ix. Gerekirse uzman raporu talep edilmesi
x. Failin belirlenmesi çalışmaları (mümkünse itiraf
ettirilmesi)
xi. Olayın işletmeye zarar boyutunun ortaya çıkarılması
xii. İç prosedürler ve yasal mevzuata yönelik ihlallerin
tespiti
xiii. Soruşturma raporunun hazırlanması ve sunumu
İşletme yetkilileri, soruşturma raporunda sunulan bilgi ve
kanaatların değerlendirilmesi sonucu, işletmenin yararı bakımından fail ve
zararlar yönünden gereken kararları alarak uygularlar. İşletmedeki mevcut
suistimalle mücadele paketine edilen deneyim çerçevesinde düzeltici önlemleri
içeren modüller eklerler ve yürürlüğe koyarlar.
9. SUİSTİMAL RİSKİNİN PROAKTİF YÖNETİMİ
İşletme üst
yönetimi, suistimal riski ve potansiyel etkilerinin kapsamı konusunda gereken
bilinç düzeyine sahip ise, işletmede riskin gerçekleşme ihtimalini minimize
etmek üzere proaktif bir yönetim sergiler. Yani suistimal riskinin
gerçekleşmemesi için gereken kararları önceden alıp devreye sokar. İşletmede
sıfır tolerans ilkesine dayalı ve faile ‘fırsat’ yaratmayacak bir kontrol
ortamı oluşturulmalıdır. Daha önce de belirttiğimiz gibi, kontrol ortamı
bileşenleri entegre ve senkronize bir performans yapısında olmalıdır. Proaktif
politikaların bir diğer avantajı da alınan tüm önlemlere rağmen
gerçekleşmesinin önüne geçilemeyen suistimal eylemine ortaya çıktığı anda,
hızlı ve etkili reaksiyon göstermek bakımından hazırlıklı olunmasıdır.
Proaktif suistimal riski yönetimi, yukarıda belirtiğimiz
temel ilkeler ve yapı ışığında aşağıdaki unsurların da içerisinde yer alacağı
‘öğrenerek dönüşen işletme kültürü’ ortamı yaratılmasıyla olur:
Üst yönetimin dürüstlük ve bütünlük temelinde tutarlı
davranışlar sergilemesi, işletme hedeflerine ulaşmak amacıyla konulan
performans hedeflerinin gerçekçi belirlenmesi,
Çağdaş kurumsal yönetişim sisteminde yer alacak süreçlerde
suistimale yönelik prosedürler ve suistimal eylem planının yer alması,
suistimal riski yönetim komitesi toplantılarının düzenli olarak yapılması ve
alınacak kararların tüm çalışan ve paydaşlara duyurulması yönünde etkili
bildirim mekanizması kurulması,
Organizasyon yapısında, görev-yetki-sorumlulukların net ve
açık belirlenmesi, görevlerin uygun şekilde dağılımı yapılması, eşgüdüm gereken
işlerde kuralların konulması,
Etkili risk yönetim sisteminin içerisinde suistimal
riskinin yönetimine de yer verilerek, riske yönelik özel geniş kapsamlı bir
plan oluşturulması, planın uygulanması ve periyodik olarak gözden geçirilmesi,
yaşanan suistimal vakalarından ders alınarak düzeltici önlemler alınması,
Muhasebe kayıt düzeninin eksiksiz ve disiplinli biçimde
yürütülmesi, yönetim kademesine yönelik güvenilir ve yönlendirici raporlar
üretilmesi,
Etkili, etkin ve ekonomik bir kurumsal kaynak planlamasını
ve iş süreçlerini içeren güvenilir ve güvenli bir bilgi işlem sistemi
kurulması,
Fiziki yerleşim düzenlerine dikkat edilmesi ve fiziki
önlemlerin alınması,
Etkin ve insancıl insan kaynakları politika ve
uygulamaları (özgeçmiş bilgilerine yönelik araştırmalar, yıllık izinlerin
düzenli kullandırılması, davranış kuralları, açık kapı politikası, anketler
düzenlenmesi, adil performans değerleme, işveren markası çalışmaları,
çalışanlara ve yakınlarına yönelik destek programları vb.),
Kontrol süreçlerinin dayandıkları prosedürlerin titizlikle
hazırlanarak yürürlüğe konulması ve veri analiz/izleme, yetkili
kontrol/gözetim, bağımsız risk bazlı iç denetim, bilgi teknolojileri bazlı
sürekli kontrol enstrümanlarının kullanılması,
Alternatif kanallar içeren ve güven veren bir ihbar hattı
kurulması,
Düzenli olarak tüm yönetici, çalışan ve paydaşlara yönelik
farkındalık aktiviteleri.
Kamuoyundaki imaj bakımından, suistimalle mücadelede en
etkili olduklarına inanılan finansal kurumlar sektörü ve halka açık işletmeler
bu haklı şöhretlerini biraz da ulusal ve uluslararası boyutta üst düzenleyici
ve gözetleyici kurumların kararlarına tabi olarak faaliyet göstermelerine
borçludurlar. Maalesef sözkonusu işletmelerin bir kısmında bile bu zorlayıcı
düzenlemeler belli ölçüde şekli kalmakta, uygulamada etkinliğin ve etkililiğin
sağlanması yönünde kontrol mekanizmalarına gereken destek verilmemekte,
yönetsel takibi ihmal edilmektedir.
İşletmelerde suistimal riskiyle mücadele, kurumun tepe
yönetiminden başlayarak tüm kademelerdeki çalışanları adeta sarıp
sarmalamalıdır. Suistimal riski ile mücadele kapsamında işletme genelinde
tespit edilecek ve giderilecek zaafiyetler, aynı zamanda işletmenin yönetişim,
risk yönetimi, iç kontrol ve iç denetim sistemlerinin etkili, etkin ve ekonomik
çalışmasına dolayısıyla işletmenin gelişimine katkıda bulunacaktır. Bu
çerçevede temel amaç, işletmede etkili bir suistimal önleme kültürü oluşturmak
olmalıdır. Bu amaç, aynı zamanda çağdaş ‘öğrenerek dönüşen şirket kültürünün’
de alt unsurudur.
Suistimalle mücadelede, Suistimal Üçgeni kuramı unsurları
temelinde işletme içinde uygulanacak bazı pozitif politikalar çok büyük önem
arzetmektedir. Örneğin, çalışanlara yönelik sosyal destek programlarıyla
potansiyel fail üzerindeki bazı finansal baskılar hafifletilebilir ve işlenecek
suçun fail tarafından vicdanen meşrulaştırılması engellenebilir. Adil bir
performans değerleme, prim sistemi ve maaş sistemi faili suçu meşrulaştıramama
yönünde zorlayacaktır.
Sonuç olarak belirtmek gerekir ki, suistimal üçgeninin ana
unsurları olan fırsat, meşrulaştırma ve baskıların potansiyel faildeki algısal
boyutu uygulanacak proaktif politikalarla yönetilebilir ve dolayısıyla suça
yönelik karar süreçleri işletme lehine çevrilebilir. Böylece, işletme
içerisinde oluşturulacak etkili ve etkin kontrol ortamıyla, suistimal
fırsatının pek olmadığını gören potansiyel fail ‘yakalanma tehdidi duygusunu’
da en üst düzeyde hisseder.
10. SONUÇ
Makalemizin
sonuç bölümünde yapılan araştırmalarda tespit edilen bazı temel bulguları
özetlersek:
Suistimal işletmelere, kar kaybı, iş kaybı, verimlilik
düşmesi, itibar zedelenmesi, moral bozucu ortam gibi olumsuz etkilerde
bulunmaktadır,
Dünyada suistimal yaşanmayan bir ülke yoktur,
Suistimal kültüre bağlı bir olay değildir, her kültürel
ortamda vardır,
İşletme içerisinde ne kadar önlem alınırsa alınsın
suistimali sıfırlamak imkansızdır,
Suistimal Üçgeni kuramı, suistimalin önlenmesi ve tespitinde
önemli araçlar sunmaktadır,
Faillerin büyük çoğunluğu ilk defa suç işlemişlerdir,
Her on suistimal vakasından dokuzunda iki ortak
davranışsal ipucu (gelirin üzerinde yaşam tarzı, tedarikçi ve müşterilerle
aşırı samimiyet) görülmüştür,
Suistimal süreci ne kadar uzun sürerse ve fail sayısı ne
kadar artarsa uğranılan zarar da artmaktadır,
Yöneticiler büyük çoğunlukla suistimal riskinin
farkındalar fakat kendi işletmelerinde suistimal riski görenlerin oranı çok
düşüktür,
Suistimal olayı yaşamış işletme yöneticilerinin suistimal
öncesi ilk iki sırada uyguladıklarını saydıkları önlemler, iş suistimallerini önleme etkileri en düşük iki
önlemdir,
Suistimalin tespitinde ve önlenmesinde en önemli üç silah:
ihbar hattı, yönetim kontrolleri ve iç denetim faaliyetidir,
Suistimalle mücadelede hem potansiyel failleri caydırmak
hem de işyerinde suistimalin önlenmesi ve tespiti yönlerinden farkındalık
eğitimleri büyük önem arzetmektedir.
Bilindiği üzere, günümüz iktisadi işletmelerinin gelişim ve
büyüme politikalarında temel alınan çağdaş stratejik planlama yaklaşımının
esası ‘rakipleri nezdinde işletme lehine rekabet avantajı’ yaratarak şirket
misyon ve hedeflerinin gerçekleştirilmesidir. Biz de, bu çalışmamızda yer
verdiğimiz bilgi, değerlendirme ve önerilerle, iş suistimalinden kaynaklanacak
potansiyel zararların ‘riskin proaktif yönetimiyle’ işletme açısından bir
‘rekabet avantajına’ dönüşmesine katkıda bulunmayı hedeflemekteyiz.
Proaktif Yönetim modelinin uygulanması ile yaratılacak
rekabet avantajı kapsamında, işletmede potansiyel suistimal zararları minimize
edilerek rakiplerine karşı (ACFE’nin, suistimallerin işletmeye verdiği ortalama
zararın boyutunun gelirlerin % 5’ini bulduğu öngörüsü dikkate alınırsa)
öncelikle bir maliyet avantajı elde edilecektir. Bunun kadar önemli olan bir
diğer katkı ise, modelin uygulanması ile ulaşılacak etkili bir şirket kültür
düzeyiyle yakalanacak olan sürdürülebilir, öğrenerek dönüşen, etkin, ekonomik
ve güvenilir yönetişim sistemi de çalışan performansını dolayısıyla verimliliği
arttıracaktır. Ayrıca, işletme paydaşlar nezdinde itibar düzeyini istikrarlı
olarak arttıracaktır.
Sonuç olarak, işletme rakiplerine karşı, riskin proaktif
yönetimiyle elde edeceği maliyet avantajı ve ortaya çıkan farklılıklar ile
yaratılacak değer düzeyinde rekabet avantajı sağlamış olacaktır.
KAYNAKÇA
ACCA, ISA 240 - The Auditor’s Responsibility to Consider
Fraud In An Audit Of Financial Statement
ACFE, İş Suistimali ve İstismar Üzerine Uluslara Rapor-2014
Anti-Fraud Collaboration, Tools, Traits, and Techniques to
Determine and Detect Financial Reporting Fraud
Cressey, Donald R. (1973) Other People's Money. Montclair :
Patterson Smith
Hasanefendioğlu, Bülent (2015) İş Suistimali Rehberi.
İstanbul : Dinamo
KPMG, Bir Suistimalcinin Profili-2013
KPMG, Yöneticilerin Bakış Açısı ile Türkiye’de Suistimal:
riskler, etkiler ve alınması gereken dersler-2012
TDK, Güncel Türkçe Sözlük-(http://www.tdk.gov.tr)
TİDE – IIA Zorunlu Rehber/IIA Mesleki Standartlar ve Sözlüğü
Kaynak: Bülent HASANEFENDİOĞLU*
Yorumlar
Yorum Gönder